Thomas Hoepker
GÜNCEL

Fotoğrafçı Thomas Hoepker İstanbul'da

Haber | Fotoğraf | Güncel

GÜNCEL

Fotoğrafçı Thomas Hoepker Türkiye’deki ilk kişisel sergisi için İstanbul’da...

Fotoğrafçı Thomas Hoepker Türkiye’deki ilk kişisel sergisi için İstanbul’da...

Fotoğrafçı Thomas Hoepker

Fotoğrafçı Thomas Hoepker Türkiye’deki ilk kişisel sergisi için İstanbul’da...

Sayısız ikonik fotoğrafın altında onun imzası var. Muhammed Ali sağ kroşesini objektife uzattığında da İkiz Kuleler yıkıldığında da en sıra dışı kareyi yakalamak üzere oradaydı.

Fotoğrafçı Thomas Hoepker Türkiye’deki ilk kişisel sergisi için İstanbul’da...
Thomas Hoepker 1936 Münih doğumlu. Sanat tarihi ve arkeoloji eğitimi almasına karşın kendi ifadesiyle fotoğraf her zaman daha çok ilgisini çekmiş. İlk esaslı işi Stern Dergisi'nde foto muhabirliği olmuş. Kariyeri boyunca birbirinden ikonik birçok fotoğraf karesinin altına imza atar. Ona göre fotoğraf insanı çok uzak yerlere seyahat ettirip farklı kültürler tanımasına vesile olan bir uğraş, anlık bir "tık" işi.

Thomas Hoepker 2

Fotoğraf: Thomas Hoepker

25 Mart'tan itibaren ziyaretçileri ile buluşacak olan Ani Bir Zafer başlıklı sergisini açılış gününden önce görme şansını yakaladığımız Thomas Hoepker, sergi alanına girer girmez ufak bir şaşkınlık yaşadığını saklamıyor. "Buraya geldiğimde duvarlara asılmış birçok fotoğraf gördüm, doğrusu bunların birçoğunu çekmiş olduğumu bile unutmuştum. Burada olmaktan dolayı çok heyecanlı ve mutluyum" diyen Hoepker ile sergiyi gezmeye başlıyoruz. Serginin girişi doğal olarak sanatçının en sansasyonel işlerini içinde barındıran Muhammed Ali fotoğraflarına ayrılmış. Öyle ki Muhammed Ali'yi üstü çıplak Chicago'da bir köprünün korkuluklarında objektife doğru zıplarken görmek de, 1910 Horoz Siklet Şampiyonu Johnny Coulan ile iddialaşırken bulmak da, pastanecinin kızına kur yaparken incelemek de mümkün.

Hoepker 1966 yılında Stern dergisi tarafından Muhammed Ali'yi fotoğraflama görevini üstlendiğinde o zamana kadar Muhammed Ali ile ilgili pek bilgisi olmadığını ifade ediyor. Duayen fotoğrafçı o günleri şu şekilde aktarıyor: "Fotoğraflarını çekmeye gitmeden önce işin doğrusu onu pek tanımıyordum. Boks hakkında pek fikrim yoktu, hoş hâlâ yok ya... Ancak kişiliğinin çok yönlülüğü ve Muhammed Ali'nin dünyaya vermiş olduğu mesaj beni çok etkiledi." Thomas Hoepker, Muhammed Ali'nin konuşmayı seven ve flörtöz bir yapıya sahip olduğunu da söylemeden edemiyor.

Thomas Hoepker 3

Fotoğraf: Thomas Hoepker

Sergi alanında yavaş yavaş Muhammed Ali'yi ve efsane kroşelerini ardımızda bırakıp ilerliyoruz. İlerlerken Berlin Duvarı'nda oynayan çocuklar, Pinochet'nin memnuniyetsiz ifadesi, Şah Pehlevi'nin önünde diz çöken adam, Toledo'da bir düğündeki düşes gibi yaşamdan birçok kesit sırayla karşımıza çıkıyor. Zaten Hoepker'in en önemsediği şey bu: Yaşamdan bir kesit, enstantane yakalamak. "Yeni bir şey keşfetmekten çok yaşanılan anın farkında olmayı tercih ediyorum" diye bu durumu ifade eden Hoepker elbette zaman zaman bu düşüncesinden uzaklaşıp kompozisyon kurmayı da ihmal etmiyor. Ki sergide böyle fotoğraflar da görüyoruz. Alman sanatçı, fotoğraflarının arkasındaki hikayeleri aktarmada da oldukça cömert davranıyor. Sanatçının da dediği gibi hakikaten her fotoğrafın ardında esaslı bir hikaye mevcut.

Thomas Hoepker 4

Fotoğraf: Thomas Hoepker

"Bu fotoğraf da Chicago'da çekilmişti. Arabayla gidiyorduk ve Ali bana şehri gezdiriyordu. Ardından 'Şurada güzel bir pastane var ve kurabiyeleri çok lezzetli, duralım mı?' diye sordu. İçeriye girdiğimde fark ettim ki onun ilgilendiği kurabiyeler değil pastanecinin kızıydı. Beş yıl sonra Ali'yi tekrar başka bir şehirde gördüm. Ufak bir köydeki evine gittik, aniden kapı açıldı, bu hanımefendi geldi ve 'Karımla tanış' dedi."

"MAGNUM toplantısı için New York'taydım ve sabah vakti bir telefon geldi. Şehrin aşağı yakasında bir şeyler olduğu ve dumanların yükseldiği söyleniyordu. Arabama atladım ve dolaşmaya başladım ancak bir türlü sıfır noktasına yaklaşamadım. Karşı yakadan bu fotoğrafı çektiğim anda oradaki insanların ne üzerine konuştuğunu hatırlamıyorum. Aslında odak noktam hem arkası hem de onlardı. Şüphesiz büyük bir korku ve dehşet anıydı."

Thomas Hoepker 5

Fotoğraf: Thomas Hoepker

"Diktatör Pinochet ile röportaj yapmak istedik ve Şili'ye gitmeye karar verdik. Bize hemen hemen 10 dakikamız olduğu söylendi, Pinochet'nin o sırada bir şeyden memnun olmadığı görülüyordu. Pek verimli bir görüşme olmadı doğrusu."

MEHMET BEDİROĞLU / SABAH GAZETESİ

Yazıya Bağlantı