ABD'li şahinlerin gerçek kimlikleri...

"...ABD Başkanı George W. Bush'u yönlendiren ve finanse edenler kim ya da hangi kurumlar? Şahinler denen grubun üyelerinin geçmişleri ne? Kimlerden oluşur? ABD'de hangi görevlerde bulunmuşlar ve şimdi hangi görevleri sürdürüyorlar?"

ABD neden saldırıyor?

ABD'nin belli bir senaryolar dizini içinde aklı selim olan, sömürgeci ve besleme olmayan herkesin karşı çıktığı Irak'ı ezme ve yok etme politikasının nedeni ne? Neden ABD, İngiltere ve yandaşı devletlerle onların düdükcüsü sözde bilim adamları, araştırmacılar, yazarlar, analizciler ısrarla ve binbir türlü gerekce yaratıp savaşı istiyorlar? 
Neden?

1943 yılında Kerkük'te ilk petrol kuyusuna sondaj yapıldı. Gelişen uydu teknolojisiyle yerkürenin inciğinin cinciğnin verilerini elinde bulunduran ABD'nin ve petrol kartellerinin ağzı sulandı, iştahı kabardı. Çünü Kerkük'te vurulan ilk sondajla bu bölgenin dünyanın 2. büyük petrol rezervine sahip olduğu anlaşılmıştı.

Musul, Kerkük ve Mezopotamya bölgesinin bu yeraltı zenginliği, ABD ve İngiltere başta olmak üzere gelişmiş bir kaç ülke ile petrol ticaretini elinde bulunduran dev şirketlerle onların lobi faaliyetlerini yürüten vakıflar, araştırma şirketleri ve şahısların bu bölgeye yönelmesine neden oldu. Kim bu lobiciler? Stratejik ve operasyonel anlamda hazırladıkları raporlarla ABD Başkanı George W. Bush'u yönlendiren ve finanse edenler kim ya da hangi kurumlar? Şahinler denen grubun üyelerinin geçmişleri ne? Kimlerden oluşur? ABD'de hangi görevlerde bulunmuşlar ve şimdi hangi görevleri sürdürüyorlar?

Önce adamları tanıyalım;

- ABD Devlet Bakanı, dev petrol şirketi Carlyle'de üst düzey danışmanlık yapan James Baker. 
- Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Kurulu'nun ABD'li üyesi aynı zamanda petrol şirketi Unocal'ın uluslararası ilişkilerinden sorumlu başkan yardımcısı olan John Maresco. 
- ABD Hava Kuvvetleri eski sekreteri ve petrol şirketi Unocal'ın eski yönetim kurlu üyesi Donal Rice. 
- ABD ordusu Pasifik Kolu eski komutanı ve petrol şirketi Unocal'ın yönetim kurulu üyesi Charles R. Larson. 
- ABD Savunma Bakanı, üst düzey CIA yöneticisi ve Caryle Group'un eski başkanı Frank Carlucci. 
- ABD eski Dışişleri Bakanı ve Unocal petrol irketinin danışmanı Henry Kissenger. 
- ABD Ticaret Bakanı ve Tom Brown petrol şirketinin eski başkanı Donal Eyans. 
- ABD Enerji Bakanı, 2000 yılı seçim kampanyasında petrol şirketlerinden 400 bin dolar bağış alan Spencer Abraham. 
- ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı, yıllık geliri 2002'ye kadar 100 milyar dolar olan, dünyanın en büyük petrol şirketleri sıralamasında 14.sırada yer alan Chevron Texaco'nun eski yöneticisi Condoleezza Rice. 
- ABD Çevre Bakanı, petrol şirketleri Cex, Hunt ve St. Mary'e ait milyonlarca dolarlık hisse senetlerinin sahibi Christine Whitman. 
- ABD Adalet Bakanı, pertol şirketlerinde binlerce dolarlık hisse yatırımı bulunan John Ashcort. 
- ABD Savunma Bakanı, petrol ve askeri teknoloji şirketleri SCF-IV ile R.Chaney'in milyon dolarlık hisselerine sahip olan Donald Rumsfeld. 
- ABD Dışişleri Bakanı, emekli general, Carlyle Group'un eski sözcüsü Colin Powel. 
- ABD Başkan Yardımcısı, 25 yıl petrol şirketi Haliburton'un yöneticisi, bu şirketten 40 milyon dolar ödül hissesi alan Dick Cheney. 
- ABD Başkanı, 1977-1984 yılları arasında Arbusic Enerji Şirketi'nin başkanı George W.Bush. 
- ABD eski Başkanı, Carlyle Group'un danışmanı, ABD Başkanı George W. Bush'un babası George Bush.

PAÇALARINDAN PETROL AKIYOR

Şimdilerde Türkiye'de ve dünyada pek çok köşe yazarının çığırtkanlığına soyunduğu ve Irak'ı "Dünya için tehlike" olarak gören ve gösterenler aslında yukardaki listeyi çok iyi biliyorlar. Bu liste şu günlerde kimyasal silah bahanesiyle savaş çıkartmak isteyen ABD'nin A TAKIMI'nın listesidir. Ve şu anda ABD'yi yöneten, dünya liderliği için de kolları sıvayan bu kadronun paçalarından petrol akmaktadır." Kimyasal silah"," Irak'ı demokrasiye kavuşturmak", "bölgede huzur ve barış ortamını yaratmak" gibi sloganların YALAN olduğunu işte bu yukardaki listenin özgeçmişleri gözler önüne sermektedir.

Tam burada Faşist diktatör Adolf Hitler'in Kavgam adlı kitabındaki şu görüşe dikkatle bakmak lazım;

"Halkın büyük bir çoğunluğunun bir büyük yalana aldanma olasılığı, küçük bir yalana aldanma olasılığından çok daha fazladır./Adolf Hitler-Kavgam"

NEDEN KERKÜK?

Uluslararası Enerji Ajansı, dünyanın enerji kaynaklarıyla ilgili tükenmeyi gözler önüne seren bir rapor hazırladı Bu rapora göre 2025'ten önce dünyanın petrol tüketimi 2 katına çıkacak. Bu durum batılı, gelişmiş ülkelerin Musul ve Kerkük'ü de kapsayan Ortadoğu'ya ve Arap Yarımadası'na bağımlılıklarını çok daha fazla arttıracak. Bu bağımlılığa alternatif olarak görülen Hazar Denizi'ndeki yataklar, Rusların kapasitelerini artması ya da Girne Körfezi'ndeki kuyuların açılması ise ne Kerkük'teki rezervlere ne de Arap Yarımadası'ndaki rezervlerin toplamına yetişemiyor.

Hertürlü teknolojik olanağa sahip, sanayi üretiminin büyük çoğunluğunu dolayısıyla sömürünün ve dünya pazarının büyük çoğunluğunu elinde bulunduran ABD, İngiltere ve diğer gelişmiş ülkeler kendileri için çok gerekli olan enerjiye sahip olamıyorlar. Bu durumda ilk hedef yani ele geçirilmesi gereken ilk hedef olarak Kara Altın'ın yatakları yani Kerkük ve Musul ön plana çıkıyor.

DÜNYANIN 2.BÜYÜK REZERVİ

Şu andaki ilkel ve yetersiz teknolojisiyle Irak 112 milyar varillik bir rezerve sahip. ABD'nin baş destekcilerinden Suudi Arabistan'ın ardından 2. sırada gelen Irak'ta yer altında bunun 13 katı daha ham rezerv bulunuyor. Uluslararası Enerji Ajansı sağlıklı bir yeraltı araştırmasıyla bu 13 katlık farkın daha da katlanacağı öngürüyor..

Enerji ve kaynakları konusunda araştırmalar yapan Baker Enstitüsü Aralık 2002'de bir rapor hazırladı. Bu rapordaki verilere göre Irak, sahibi olduğu petrolün yüzde birini bile işletemiyor. 11 yıl süren acımasız ambargo, yaptırımlar ve savaşlarla kaynakları azalan Irak yeni teknolojiye yatırım yapamadığı için 73 petrol yatağından sadece 13'ünü işletebiliyor. Bunlar içinde de sadece 2 bin kuyu faal durumda bulunuyor.

Kuveyt sınırındaki Rumeliye ve İran sınırındaki Basra'daki dev yatakları ise yeni yatırım yapamadığı için açamıyor. Bilindiği gibi Irak'a 11 yıldan bu yana kimyasal ya da nükleer silah üreteceği bahanesiyle teknolojik ekipman ve -ilaç dahil- kimyasal malzeme satışına ABD engel oluyor.

PEKİ NE OLACAK?

2003 yılının Ocak ayında ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın bir sözünü arşivlerimize kopyalamıştık;

''Bu zenginlik Amerikan çıkarları için değil, Irak halkının yararına korunacaktır.''

Şimdi yukarda listesini verdiğimiz birebir gerçek ABD yönetimi-petrol devleri vıcıklığını dikkate alarak Powell'in sözlerini değerlendirirsek yap-bozun eksik parçalarını ye yerlerini daha net görebiliriz.

Bir sonraki yazı; "ABD ve İngiltere'nin Uluslararası Tezgahları ve BM" üzerine olacak.

Yazımı, 2002 yılı Aralık ayının karlı bir gecesinde derin düşüncelere daldığım bir sırada, (Bu yazıda çok değerli araştırmalarından yararlandığım) Yılmaz Dikbaş'ın, Toplumsal Dönüşüm Yayınları'ndan çıkan "Amerika'nın Irak Yalanları" adlı kitabının son sayfasına farkında olmadan karaladığım bir notla bitirmek istiyorum;

"O gece; 
gecenin yüzü olsaydı 
senin yüzsüzlüğün 
çıkardı ortaya..."

Dostca kalın, hoşçakalın.

Mayıs. 04, 2003

Web Siteleri

NETWORK

Bumerang - Yazarkafe

Flickr